DÜŞ GÖREN ATIN ŞİİRİ

I
Dağ yürür bir yerinde
çıkar üstüne dağın
bu çelik çağında
ata iyi binin

Kalbinde bir gül bu atın
Ceyhan sızar gibi gözlerinden
düş gören at
bellidir gözlerinden

Ses yüklediler
varacağı üs Kudüs
titretir güney yeli
bir dal buğdayı

Alın bu atı denize atın
geçer denizden de
bakıyor özenle
sayfalarına kitabın

İnsan saçı yelesi
yürüyen bir fabrika
tüylerinde oyun
roman şiir

(Temmuz 1975)

II

Boynunda kan torbası
geçer balkonlardan
koşuşuruz pencerelere
şimdi başka balkonlarda

Sözleri uzun
kolay mı anlaşılması
düşer burnundan
bir kaç kurşun

Ayaklarında nal
kırmızı
şaraba batmış
silindir şapka

Yapışır kızlar
cidarlarına
duruyor bürolarda
her görevli atın üstünde

Lik lik gidiyor
ne yaman
serperek ardından
dizeleri

(Ağustos 1975)

III

Büyür yumak
gözlerim açıksa
uzayda ayaklarım
gülyağına bulandı

Az da olsa
duyarım
acısını
toprağın

Yapsanız daha
büyük bomba
sığar kalbime
gömersiniz ölülerinizi

Başımı sallarım
ya giderken
bir Kudüsteyim
bir İstanbul’da

Avrupa
şey gibi
eskir de
gülerim

Soluğum bekler
gece pastanede
düşünen
gerillayı

Bir gün konuşacağıma
tanık
tutuyorum
ayı

Sırtıma
alarak
Asyayı
Afrikayı

(Eylül 1975)

Nuri Pakdil